E-Ticaret yeni bir kavram değildir. Ancak teknolojik gelişmelerle adını daha sık duyar hale gelmiş bulunmaktayız. Ayrıca Pandemi ve alınan önlemler, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de insanların alışveriş yapma alışkanlıklarını değiştirmiştir. İnsanlar internet siteleri üzerinden ve hatta Twitter, İnstagram gibi uygulamalar üzerinden bile alışveriş yapmaya başlamıştır. Çeyiz eşyaları satan ünlü bir markanın mağazasıyla görüşmem sırasında, yakın zamanda gerçekleşen büyük indirim günlerinde kendilerinin sadece indirime özel o günlerdeki internet satışlarının, bir AVM mağazasının neredeyse yıllık satışına eşit olduğunu öğrendiğimde, internet alışverişlerinin ne kadar arttığını bizzat görmüş oldum. Bu örnek, her ne kadar bilimsel olmasa da vatandaşımızın artık alışveriş geleneklerinin değiştiğini ispatlamaktadır. Peki, bilimsel olarak baktığımızda ise Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı’nın resmi verilerine göre 2019 yılına göre 2020’nin ilk altı ayındaki e ticaret hacim artışı %64’tür. Bu kadar artmış olan mesafeli alışverişlerde tüketicinin cayma noktasında hukuki hakları nelerdir bunlardan bahsedelim.
1982 T.C Anayasamızın 172.maddesine göre, “Devlet, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alır, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini teşvik eder.” demektedir. Buna ek olarak mevzuatta zaman zaman bazı düzenlemelere gidilmiş ve son olarak 6502 sayılı yeni “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun” (“TKHK”)28 Mayıs 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bunun üzerine mesafeli sözleşmelere ilişkin uygulama usul ve esaslarını düzenleyen “Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği” (“MSY”) 27 Kasım 2014 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanmış olup, 27 Şubat 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Mesafeli satışlarda tüketicinin sözleşme konusu malı görmemesi, kontrol edememesi, malın özellikleri veya hizmetin içeriği hakkında tam aydınlatılmaması tüketici için dezavantaj olarak kabul edilmektedir. Tüketici, ürünü sadece satıcının veya sağlayıcının yaptığı açıklamayla sınırlı olarak bilmektedir. Tüketicinin, iyi niyetli olmayan, ürününü cazip göstermeye çalışan, ürünün bazı bilgilerini saklayıp, satışlarında manipüle yapan bir satıcı karşısında korunması gerekmektedir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 18.maddesinde cayma hakkı düzenlenmiştir. Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği’nde ise 9.maddede “Tüketici, on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir….” şeklindedir. Mal teslimine ilişkin sözleşmelerde bu süre malın teslim alınmasıyla başlar. Ayrıca tüketiciye, sözleşme kurulduktan ancak mal henüz teslim edilmeden de cayma hakkını kullanabilme yetkisi tanınmıştır. Yönetmelikte hangi hallerde cayma hakkının kullanılmayacağı da düzenlenmiştir. Kişisel isteğe göre özel hazırlanan ürünler, çabuk bozulabilen mallar, abonelik sözleşmesi kapsamındaki ürünler ve konaklama, kiralama gibi belirli bir tarihe özgülenmiş hizmetler gibi cayma hakkı kullanılamayacak istisnalarda vardır.
Yönetmelik Madde 11 uyarınca cayma hakkının kullanıldığının bildirimi, süresi içinde yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcısı ile satıcıya/sağlayıcıya yapılır. Hakkın kullanımında Yönetmelik’in Ek’inde yer verilmiş örnek cayma formu (“Form”) kullanılabileceği gibi, tüketicinin açık beyanı da söz konusu olabilir.
Satıcı veya sağlayıcı, tüketicinin cayma hakkını kullandığına ilişkin bildirimin kendisine ulaştığı tarihten itibaren on dört gün içinde, varsa malın tüketiciye teslim masrafları da dâhil olmak üzere tahsil edilen tüm ödemeleri iade etmekle yükümlüdür. Satıcı veya sağlayıcı, belirtilen tüm geri ödemeleri, tüketicinin satın alırken kullandığı ödeme aracına uygun bir şekilde ve tüketiciye herhangi bir masraf veya yükümlülük getirmeden tek seferde yapmak zorundadır. Tüketici cayma hakkını kullandığına ilişkin bildirimi yönelttiği tarihten itibaren on gün içinde malı satıcı veya sağlayıcıya ya da yetkilendirmiş olduğu kişiye geri göndermek zorundadır. Ayrıca yönetmeliğin 12. Maddesine göre cayma hakkının kullanımı sonucunda tüketicinin sözleşme konusu malı, satıcının iade için belirttiği taşıyıcı aracılığıyla geri göndermesi halinde tüketici, iadeye ilişkin masraflardan sorumlu tutulamaz. Satıcı ön bilgilendirmede iade için herhangi bir taşıyıcı belirtmediyse, tüketiciden iade masrafına ilişkin herhangi bir bedel talep edilemez. İade için ön bilgilendirmede belirtilen taşıyıcının, tüketicinin bulunduğu yerde şubesinin olmaması durumunda satıcı, ilave hiçbir masraf talep etmeksizin iade edilmek istenen malın tüketiciden alınmasını sağlamakla yükümlüdür.
Av.Büşra ARSLAN